24 Saatte Kargoda |
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir. Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir. Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir. İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir. 24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir. Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar. |
Türk Ulusçuluğunun İnşası Elips Kitap |
|||
|
|||
|
|||
|
Sanayi toplumunun bir sonucu olarak ortaya çıkan modern ulusçuluk, kuşkusuz geleneksel toplumun ilişki biçimlerinin bir çoğunun yerine başka yeni ilişki biçimlerinin ikame edilmesinde etkili olan gelişmelerden biri olmuştur. En önemli ikame işlemi ise bizzat "ulus" olarak ifade edilen ilişkilerin kendisidir. Modern Türk ulusunun inşasına eşlik etmiş ve bu sürece büyük ölçüde etkide bulunmuş entelektüel tartışmalar bu kitabın merkezî konusudur. Türkçülüğün oluşum sürecinde; geliştirdikleri teorik yaklaşımlarla ve pratikteki etkinlikleriyle ön plana çıkan Yusuf Akçura ve Ziya Gökalp’in çabaları, Türkçülüğün gelişimini belirleyecek niteliktedir. Akçura ve Gökalp, yaşadıkları bölgelerin siyasi gelişmelerine bağlı olarak Türkçülüğü, düşüncelerinin temeline koymuşlar ve belli bir süreklilik çizgisinde biçimlenmesini sağlamışlardır. Akçura, Batılılaşma doğrultusunda, tanımlarını ve önerilerini topluma (Herderyen) bağlı olarak yaparken, Gökalp ise devlete (Hegelyen) dayanarak yapmıştır. Bu, aralarındaki en temel düşünce farklıklarından biridir. Bu farklılık, Türkçülük görüşlerine de yansımıştır. Akçura Türkçülüğü, Osmanlı ve Orta Asya Türkleri açısından geçerli olacak bir mümkün siyasi seçenek olarak önerirken, Gökalp, Türkçülüğü, aralarında bir karşıtlık bulunmadığını belirttiği üçlü sentezinin önemli bir bileşeni olarak değerlendirmiştir. Osmanlı’nın son döneminde Türkçülük, Türk irredentizmi biçiminde ele alınırken, Cumhuriyet’in kuruluş aşamasında Anadolu Türklüğü’ne dayalı bir teritoryal anlayışa dönüşmüştür. Teritoryal temelde oluşturulan ikinci yaklaşım, Osmanlılık siyasetine sahip çıkmadığı için bir medeniyet değişikliği projesi olarak geliştirilmiştir. Türkçülük ise ulusal kültür çerçevesinde yeni kurulan ulus-devletin ideolojisi hâline getirilmiştir. Mehmet Karakaş, Türk ulusçuluğunun inşasını; ulus, ulusçuluk ve ulus-devlet kavramları çerçevesinde analiz etmektedir. Konunu bir tarih çalışmasına dönüşmesine izin vermeden daha çok kavramsal cephesine ve söylem analizine eğilmektedir. Böylece Türk toplumunu kayıtlayan sorunlardan biri olan Türkçülüğün izini, sosyolojinin kavram ve metodolojisi çerçevesinde sürmeye çalışmaktadır.
Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|