Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Kürt Meselesinin Açılımı İsmail Çolak Nesil Yayınları

%35
13.89 TL
9.03 TL
Bu ürün tedarik aşamasındadır
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Nesil Yayınları
ISBN : 9789752697386
Kazancınız : 4.86 TL
Kazanacağınız Puan : 9 Puan
Sayfa Sayısı : 352
Kitap Ebatı : 14x23
Bugün Ziyaret : 3 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 790 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : Yaklaşık 2 İş Günü
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Kürt Meselesinin Açılımı İsmail Çolak Nesil Yayınları

Bugün kronik bir vakaya dönüşüp nazik bir hal alan Kürt meselesi ve terör olayları, bölünmez bütünlüğümüzü ve geleceğimizi yakından tayin etmesi itibariyle ülkemizin "yumuşak karnını" teşkil etmektedir. Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu’su ile Kuzey Irak bölgesi yüz yılı aşkındır Batılı devletlerin çıkar ve ihtiraslarının alanı haline getirilmek istenmektedir. Bu maksatla ortaya attıkları Kürt meselesi adındaki fesat tohumunu 19. yüzyıldan beri besleyip kamçılamışlardır. Malum meseleden türeyen Kürt devleti senaryoları, Türkiye ve bölge ülkeleri açısından korkulu kâbus ve bölücü bir fitne olmaktan hâlâ çıkmış değildir. Bunu, Türkiye ve Ortadoğu’yu karıştırmak, kontrolü ellerinde tutmak için kullanan emperyalist güçler, birçok yıkıcı-bölücü akımları ve örgütleri desteklemiştir. Meşum mesele Türkiye’nin, SSCB’nin çöküşünden ABD’nin Irak’ı işgaline uzanan yeni dönemde önüne çıkan tarihî fırsatları değerlendirip bölgesel süper güç pozisyonuna yükselmesine mâni olan büyük bir çakıl taşı niteliğindedir. Sömürgecilerin koynunda semizleşen Sevr’in ölü doğmuş Kürt devletini büyütmekten ne Batılılar usandılar ne de defaatle aldatılıp aksiyle tokatlanan, ham hayaller peşinde koşan maceraperest Kürtçü liderler ve ayrılıkçı gruplar. Asıl trajedi, yaşanan bunca acı olaya ve ağır tecrübeye rağmen Osmanlı’nın yıkılış sürecinde tezgâhlanan aynı oyunların tekrar tezahür etmesi ve aynı unsurların hep oyuna gelmesidir. Selçuklulardan beridir hilâlin bereketli topraklarında barış ve kardeşlik içinde yaşamış olan Müslüman Türk, Kürt, Arap ve Fars kardeşler, 19. yüzyıldan bu yana emperyalist güçler tarafından hiç istemedikleri bir etnik fitne ateşinin içerisine sokulmak istenmektedir. Müslüman Kürtler ile bölge ülkeleri arasına menfi kavmiyetçilik sokularak, ortak imandan uzaklaşmaları, ümmet bilincinden kopup İslâm kardeşliği ve birliğinden ayrılmaları hedeflenmektedir. Doğu ve Güneydoğu’da Osmanlı’dan günümüze neler değişti, hangi birlik ve bütünlük bağları gevşedi de bugünkü problemler ortaya çıktı? Osmanlı üzerindeki emperyalist politikalara ve "ırkçı" temele dayandırılan Kürt meselesi, Batılıların iğrenç bir fitnesidir. Osmanlı’nın bütünlüğünü ve İslâm birliğini bozmak maksadıyla dışarıdan dayatılmasına rağmen, etnik-siyasi bir Kürt meselesi Osmanlı’da hiç bir zaman olmamıştır. İttihad Terakki ve Cumhuriyet dönemlerinde Osmanlı’nın kuşatıcı ve hoşgörülü İslâmî tutumundan taviz verildiği, milliyetçi-laik anlayışın esas alındığı ve bunun da din kardeşliği ve birlik ruhunu zedeleyip istenmeyen hadiselere yol açtığı inkâr edilemez. Her şeye rağmen etnik-siyasi Kürtçülüğün bütün Kürt kardeşlerimizi kapsamayan, hatta çoğunluğun tepkisiyle karşılaşan marjinal bir gelişme olarak mevziî kaldığını önemle belirtmemiz gerekir. Birlik ve dirliğimizi bozmayı amaçlayan bu fitne ve illete karşı Bediüzzaman Said Nursi gibi İslâm âlimi ve mütefekkirlerin hikmet ve hakikat imbiğinden geçmiş feyizli tespit ve hal çareleri mutlaka dikkate alınmalıdır. Onların, kaynağını dinin özünden, ilim ve irfanın ışığından, eşya ve hadiselerin sırlı hakikatinden alan nurlu teşhis ve reçeteleri anlaşılmadıkça, teklif ve tavsiyelerine iltifat edilmedikçe, Doğu’daki müzmin sıkıntıların çözülmesinin zor olduğu kanaatindeyiz. Meselenin çözümü noktasında atılacak en hayati adım, Türkler ve Kürtlerin yüzyıllardır olduğu gibi kardeşlik, ittifak, muhabbet ve uhuvvetini kuvvetlendirecek yegâne birlik noktaları olan din, vatan, tarih, mefkûre, kader ve menfaat birlikteliklerini yeniden canlandırıp tahkim etmektir. Bu anlamda elinizdeki naçizane eserin yaraya merhem olması en samimi temennimizdir.

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler