Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

İnsan Haklarının Patolojisi Nika Yayınevi

%15
260.00 TL
221.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Nika Yayınevi
ISBN : 9786256520349
Kazancınız : 39.00 TL
Kazanacağınız Puan : 221 Puan
Sayfa Sayısı : 160
Kitap Ebatı : 16,0 x 24,0
Toplam Satılan : 1 Adet
Bugün Ziyaret : 2 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 590 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 16 Ekim Çarşamba gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

İnsan Haklarının Patolojisi Nika Yayınevi

 
Son dönemde insan haklarının “son”una dair birçok şey söylendi. Bilhassa Douzinas bu sonu doğrudan ve cesaretle haykırdı. Bu çalışma, malumun ilanı denilecek bu tabloyu kabul etmekle birlikte insan haklarının geldiği noktayı çok daha paradoksal bir yerden kuruyor. Toplumsal sahanın her yerine dağılan neoliberal hak talepkârlılığının insan haklarının ontolojisini darmadağın ettiğini savunuyor. Hak taleplerinin neoliberal bireyselliğin içerisinden yükselmeye başladığı yerde karşılaştığımız “haklar enflasyonu”nun her şeyi nasıl da kutsallaştırdığını gözler önüne seriyor. Nitekim her talebin bir insan hakkı söylemi içerisine yerleştirilme çabasının insan haklarının söylemsel alanını boşaltmak demek olduğunu biliyoruz. Elbette ki, bunun politik olanı da sarstığını göz ardı etmemek gerekiyor. Politik olanın müştereğin üretimiyle ele alınması ile bireyselliğe yaslandırılması arasında antagonizma olduğunu vurgulamak önemli bir zorunluluk. Bu yüzden de şu soruları güçlü bir şekilde sormak mecburiyetindeyiz: “Hakkın bir talep sınırı var mıdır?”, “bu talep sürekliliğinin yasayla ilişkisi nedir?” veya “bu talepkârlık politik olanla nasıl düşünülebilir?”. Bu sorular, aklımıza hemen gelebilecek bazı kavramları da ortaya çıkarıyor. “Büyük-öteki”, “tanıma”, “empati”, “başkalık-etiği”… İşte İnsan Haklarının Patolojisi, bizleri bu kavramları haklar enflasyonu içerisinde yeniden düşünmeye çağırıyor.
 
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler