Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Gürültüden Müziğe Ayrıntı Yayınları

%25
156.00 TL
117.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Ayrıntı Yayınları
ISBN : 9789755394459
Kazancınız : 39.00 TL
Kazanacağınız Puan : 117 Puan
Sayfa Sayısı : 205
Kitap Ebatı : 14x21
Toplam Satılan : 9 Adet
Bugün Ziyaret : 13 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 28 Haziran Cuma gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Gürültüden Müziğe Ayrıntı Yayınları

Önce kaos vardı… Ve gürültüler…

Jacques Attali bu gözlemden yola çıkarak müziğin ekonomi-politiğini inceliyor ve şu sonuca varıyor: Müzik ileriyi görür.

İlkçağlardan başlayarak toplum, iktidar ve müzik arasındaki bağları ele alan Attali, bu kitabında müziğin, kurban ayinlerinden saraya, isyanlardan uzlaşmalara, iktidardan ekonomiye uzanan bütün tezahürlerini inceliyor. Gürültünün bir silah, müziğinse onun biçim verilmişi, evcilleştirilmişi olduğunu gösterirken, dünyanın gürültülerine kulak vermenin, geleceği görmemize ve düzenlememize yardımcı olacağını ileri sürüyor. Attali’ye göre gramofonun icadı gibi yenilikler, insanların yerini makinelerin alacağını ve her şeyin seri olarak kopyalanacağını bildirmişti; kayıt teknolojisi ise tüketim toplumunu…

Ardından gençliğin isyanı ve diktatörlüğü geldi. Müzik artık ebeveynlerinden kültürel ve ekonomik bağlarını gitgide daha erken yaşta koparan gençlerin bütünleşme, grubunu belirleme aracıydı.

Müzik eserlerine değer biçen hit-parade’lar eserleri olduğu kadar tüketicileri de biçimlendirir. Müzik artık yalnızca kişisel bir keyif aracı değil, aynı zamanda bir gruba ait olduğunu tasdik etme yolu ve gençler arasında evrensel bir bağdır. Yıldızlar “yamyam” bir toplumda daha uçucu hale gelmekte ve bu yıldızların karşısında gençler hem tüketim malı hem de tüketici olmaktadır.

Attali, tüm bunların ötesinde, dinlemenin yerini müzik yapma zevkinin alabileceği ve herkesin kendi müziğini yaratabileceği bir dünyanın taslağını çiziyor. Belki de ufukta “Herkesin kendini keşfetmeyi, kendini sevmeyi öğreneceği, sonra da başkaları tarafından keşfedilmekten ve karşılığında hiçbir şey beklemeden vermekten zevk alacağı bir toplum” var. Kim bilir?

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler