Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Ceza Hukuku Dergisi Sayı: 36 - Nisan 2018 Veli Özer Özbek Seçkin Yayınevi

SÜPER FİYAT
40.00 TL
Bu ürün tedarik aşamasındadır
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Seçkin Yayınevi
ISBN : 1307085118040
Kazanacağınız Puan : 40 Puan
Sayfa Sayısı : 189
Kitap Ebatı : 16x24
Bugün Ziyaret : 3 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 590 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : Yaklaşık 2 İş Günü
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Ceza Hukuku Dergisi Sayı: 36 - Nisan 2018 Veli Özer Özbek Seçkin Yayınevi

Değerli Okurlar,

CHD'nin yeni bir sayısında daha sizlerle bir araya gelebilmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sayımızda da daha önceki sayılarımızda olduğu gibi yine birbirinden değerli bilimsel çalışmaları huzurlarınıza getiriyoruz. Bu vesileyle bilimsel tespit, iddia, öneri ve eleştirilerini CHD çatısı altında tartışmaya açmayı tercih eden değerli yazarlarımıza teşekkürü borç biliyoruz. Yine bu eserlerin bilim dünyasına her anlamda yetkin bir biçimde kazandırılmaları için özveri ve titizlikle hakemlik görevini yapan sayın hakem Hocalarımıza da içtenlikle müteşekkiriz.

Bu sayımızın sunuş yazısında bugünlerde gündemde olan ve sıkça tartışılan bir yasa tasarısı üzerinden farklı bir perspektif açmak istiyoruz. Bilindiği üzere son dönemlerde çocuklara karşı işlenen cinsel suçların yoğunluk kazanmasıyla birlikte bu suçlarla mücadeleyi daha etkin bir hale getirmek ve bu suretle çocukların daha güçlü bir şekilde korunmasını sağlamak amacıyla ülke çapında yoğun komisyon çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalar ve hazırlanan raporlar ışığında başta TCK olmak üzere mevzuatımızda bir takım değişiklikler öngören bir yasa tasarısı hazırlandı. Bu tasarının ayrıntılı bir değerlendirmesi sunuş yazısının kapsam ve amacını aşacağından ana fikir olarak şunu söylemekle yetinelim: Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar bakımından yine ağırlaştırılan cezalardan ve infaz koşullarından medet umulmaktadır. Hâlbuki suçla mücadelede tek başına cezaların ve infaz koşullarının ağırlaştırılması, daha önce pek çok kez denenmiş ve başarı elde edilememiş bir yöntemdir. Bu haklı eleştiriyle sıkça karşılaşmaktayız. Ancak biz buna ek olarak farklı bir bakış açısının da dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Şayet cinsel suçlar da dâhil olmak üzere çocuklara karşı işlenen suçlarla mücadelede bir başarı elde edilmek isteniyorsa, mutlak suretle toplumsal bir bilinçlendirme hareketi tasarlanmalıdır. Bu bilinçlendirme hareketi tasarlanırken mağdur çocuklar kadar suça sürüklenen çocukların da göz önünde bulundurulmaları elzemdir. Zira çocukların mağdur olduğu suçlara bakıldığında bu suçların faillerinin büyük bir çoğunlukla yine çocuk veya genç yetişkin oldukları görülmektedir. Hatta bu çocuk ve genç yetişkinlerin de birçoğunun daha önce değişik suçlara sürüklendikleri kayıt altına alınmıştır. Her ne kadar çocuklara mahsus ceza infaz kurumlarında topluma yeniden kazandırılmaları için çok caba sarf edilse, bu ceza infaz kurumlarından ayrıldıktan sonra söz konusu çocukların ve genç yetişkinlerin yeniden suça sürüklenmelerini önleyecek mekanizmalar geliştirilemediği için onca kaynak ve çaba boşa gitmekte, belki de çok daha dirençli bir suçlu profilinin yaratılmasına zemin hazırlanmaktadır.

Mesele gerçekten çok boyutlu bir meseledir ve sadece toplumun nabzına göre hareket edilerek mağduriyetler üzerinden çözüm arayışlarına gidilmemelidir. Bu mücadelede madalyonun her iki yüzü de aynı derecede değer atfedilmelidir. Kanaatimizce ilk olarak özellikle lise çağındaki çocuklara yönelik çocuk hakları ve çocuk suçluluğu ile ilgili uzmanlar tarafından yapılacak çalışmaların ders program ve müfredatlarına alınması sağlanmalıdır. Bununla birlikte suça sürüklenen çocukların ceza infaz kurumlarının iş yurtlarında aldığı eğitimlere göre bu ceza infaz kurumlarından çıktıktan sonra istihdamlarını kolaylaştıracak düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Bu ve benzeri adımlar atılmadığı takdirde mağduru çocuk olan suçlarda cezaların ve infaz koşullarının arttırılması hiçbir işe yaramayacaktır.

Bir sonraki sayımızda yeniden CHD çatısı altında buluşabilmek dileğiyle iyi okumalar dileriz.

Konu Başlıkları
Kusurluluğu Etkileyen Bir Neden: Lohusalık Sendromu (Bir Anne Bebeğini Niçin Öldürür? Cani mi Yoksa Zavallı mı?), Doç. Dr. Erdal YERDELEN
Hareketin ve Neticenin Haksızlığı Kavramları Işığında Taksirli Suçlarda Meydana Gelen Sonucun
Neticenin Hukuki Niteliği Üzerine Bir İnceleme, Dr. Öğr. Üyesi Uğur ERSOY
Hakkı Olmayan Yere Tecavüz Suçu (TCK m.154), Dr. Öğr. Üyesi Soner DEMİRTAŞ
Uyuşturucu Madde Ticareti Suçlarında Alıcı Kılığına Giren Kolluk Görevlisinin Hukuki Niteliği ve Cezalandırılabilirliği, Dr. Öğr. Üyesi Muhammed DEMİREL
Dijital Çağda Sonsuza Kadar Hatırlamaya Karşı: Unutulma Hakkı, Arş. Gör. Ezgi ÇIRAK
 

Bu Ürüne Bakanlar Bunlarada Baktı
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler