Ben Bir Türk Subayıyım Yalın Yayıncılık

Türk Milleti ve tarihi binlerce yıl öncesine dayanan şanlı Türk Silahlı Kuvvetleri bu hallere düşürülecek miydi? Bunlara kim ya da kimler, dolaylı ya da dolaysız prim verdiyse, destek olduysa, göz yumduysa ya da görevini adam gibi yapmadıysa, 39 yıl şerefli ordumuzun üniformasını giymiş ve aynı şerefle emekli olmuş bir Türk Subayı olarak, içimin ne kadar acıdığına bakarak, hepsini lanetliyorum...

Şahsi itibarlarının düştüğü durum onların sorunu, ancak temsil ettikleri makam ve mevkileri ve daha önemlisi şanlı üniformalarını ne hale düşürdüler? Biz böyle mi eğitildik? Hani; üniforma, Tsk ve Türk Milleti için, onların şerefimi korumak için gözümüzü kırpma-dan canımızı seve seve verecektik?! Ben bu olanları hazmedemiyor ve çığlık atıyorum!. Böyle bir şey olabilir mi? Olamaz. Olmamalı...

Biz askerlerin eş ve çocukları da en az bizler kadar bu ülkeye hizmet etmişlerdir. Öyle laf değil bunlar, ta kitabın ortasındaki gerçeklerdir. Yan gelip yatılarak bunlar olmuyor işte! Demek ki herkes asker olamıyormuş ve aynı şekilde herkes de asker eşi ve çocuğu olamazrnış... Bunun için mangal gibi yürek, karşılıksız ve menfaatsiz vatan ve millet sev-gisi, onur, şeref, adalet, tahammül etmek vb. hususlara cidden sahip olma-yanlar bu mesleğin yanından bile geçemezler.