Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Arka Plan A. Niyazi Serkalaycı Karahan Kitabevi

SÜPER FİYAT
72.00 TL
Bu ürün tedarik aşamasındadır
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : Karahan Kitabevi
ISBN : 9786057990020
Kazanacağınız Puan : 72 Puan
Sayfa Sayısı : 170
Kitap Ebatı : 16x24
Bugün Ziyaret : 2 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 590 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : Yaklaşık 2 İş Günü
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Arka Plan A. Niyazi Serkalaycı Karahan Kitabevi

Yazmak zor zanaat. Hele yürek işçisine, gönül işçisine...

Evet cesaret ister, yürek ister. Yürekten kasıt Adana ağzıyla külhanbeyi değil...

Fotoğraf ise bambaşka zaten. Adı ve açılımı ortada. Işıkla yazılan öykü. Ya yürekle birleştirilince... Zaten fotoğraf dediğimiz şey, az bir şey amatör ruhtan çıkıp, ince çizgiyle profesyonelliğe adım atmaya başladığınız anlarda ortaya çıkar ve fotoğraflar fotoğrafçının fotoğrafı oluverir artık. Evet, evet aslında o karelerde fotoğrafçıyı görürsünüz. Fotoğrafçı artık kendi yaşamında kırılma anları dahil olmak üzere, tavan yapacağı zamanın tanığı olarak anı ölümsüzleştirir ve aslında kelimenin tam anlamıyla kendinin fotoğrafını üretir.

Zanaat dedik, sanat ve zanaat. İşte ince bir çizgi daha. “Ne önemi var olur mu?” der, bir kısım. “Olmaz olur mu?” der, bir kısım da. Yahu ikisi de emek! Kolay yola ne ile anlattığımız değil, nasıl ulaştığımız önemli değil mi? Ona bakalım desek peki. Hani şair diyor ya: “Yaşadıklarımdan öğrendiğim birşey var”. Yaşadıklarımız öğretti zaten, yürek ve beden işçisinin sonu emek kelimesiyle birleşiyor. Tecrübe ediyorsunuz hayatı, yaşamayı o ince çizgiyi anlıyorsunuz. Belli bir zaman sonra duruluyorsunuz. Kendinize “niye?” demeden edemiyorsunuz. Neden bu yarış?

Fotoğraf için en kolay sanat dalı derler. Usta ise: “en iyi makine en iyi fotoğrafı çekseydi, en iyi daktiloya sahip olan da en iyi romanı yazardı” der, ithafen: “Sanatçı olmanın en kolay yolu fotoğrafçı olmaktır. Sıkıysa müzisyen ol” diye de ekler üstad Ara Güler. Devam eder: “Ben Singer dikiş makinesiyle bile fotoğraf çekerim”, “Fotoğraf konusunda şanslıyım çünkü olay beni buluyor”. Sanat olmasına lüzum yoktur fotoğrafın. Fotoğraf tarih olayıdır. Tarihi zaptediyorsun, bir makine ile tarihi durduruyorsun diyerek farklı bakış açısının, entellektüel bilgi birikimini gösterir.

Fotoğraf deyince bütün bu yazdıklarıma ekleyeceğim tek bir satır olur: Sanat, evet yürek işçisinin sanatı. Çünkü kendimi en iyi ifade ettiğim, anlattığım platform. Düşüncelerimi harmanlıyorum. Konu bu olunca, susmak ve sessizce sadece üretmek. Susup üretmeyi tavsiye etmek. Ayrıca tavsiye ettiklerine bakınca, aynaya kendine bakınca, “Sanat ya da zanaat ince çizgi ayarına lüzum var mı?” demeden geçemiyorum.

Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler