24 Saatte Kargoda |
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir. Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir. Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir. İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir. 24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir. Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar. |
Aksi Kanıtlanmadıkça Herkes Suçludur! Cinius Yayınları |
|||
|
|||
|
|||
|
Ya nüfus cüzdanlarındaki din hanesi değişikliği iktidar başkasındayken yapılsaydı ne olurdu bu ülkede? Cuma hutbelerinden sonra kaç şehirde kaç bin insan tekbir eşliğinde sokakları aşındırır, en büyük kalabalığı toplamayı beceren kaç provokatör mitingden sonra "asfalt ağladı be," diye kıs kıs gülerdi merak ediyorum. Elin Newton‘u, kafasına ağaçtan düşen elmaya bakıp yerçekimi kanunlarını keşfederken, bizim Nasrettin Hocamız aynı yerde kafasına düşen elmaya bakıp, "ulan ya düşen kabak olsaydı" diyor ve biz salakça gülüyoruz bu espriye. Bir tarafta her kapıyı açan düz anahtar AB kimliği, diğer taraftan Papua Yeni Gine‘nin bile vize uyguladığı ve ülke girişlerinde "siyahi görevlilerin dahi zenci muamelesi yaptığı bizim kimlikler". Şimdi Kıbrıslılara "gelin bizim kimlikleri alın" diyoruz. Rumlar da "keyfiniz bilir ama şurada AB kimliği var isteyene veriyoruz" diyecekler. Sizce Kıbrıslılar ne yapacak? "Karizmanın yediği çiziğin boyutlarını" görmek isteyenlerin "yanaktan makas aldığı anda" Ali ŞEN‘in yüzündeki ifadeye bakması yeterliydi. Ali ŞEN‘in pek renkli olduğunu düşündüğüm hayatındaki, "en şiddetli kadınsız orgazmını" yaşadığı bu basın toplantısından geriye, kalın ve keskin hatlarla çizilmiş bir karizma kaldı. "Görünen köy kılavuz istemez" diyen atalar, yükselen dolar ve faizle hazinenin iç borçlanma ihalesinin yakınlığı arasındaki ilişkiye bakıp "görünen şu ki yine don gömlek kalacaksınız" derlerdi muhtemelen Amerikan postalını diliyle parlatmayı temel ilke edinen medyamızın önemli bir bölümü, olayın daha çok "çukur" boyutuyla ilgilendiler. Televizyonlarda gazetelerde ana haber olarak geçen Saddam haberinin başı da, sonu da çukurdu. Bir ara "galiba bunlar çukurun fotoğrafını tişörtlere basıp promosyon olarak dağıtacaklar" diye düşündüm.
Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|