Yaklaşık 2 İş Günü |
|
|||||
Satıcı: Heristediğinburda Satıcı Ünvanı: Emine Yıldızgil İletişim: Satıcıların iletişim e-posta adresi kitapsec tarafından kayıt altındadır. |
BİRİNCİ PERDE
(Perde, ahşap bir evin penceresi sokağa bakar bir şekilde açılır ve Zekiye bir minderde oturmuş kitap okumakta, yanan mum ise etrafı aydınlatmaktadır.)
BİRİNCİ SAHNE
ZEKİYE (Tek başına)
ZEKİYE (Okuduğu kitabı yan tarafa bırakarak ahlar çeker. .. ) - Ah anneciğim, kalbime neden bu kadar hassas duygular verdin. Düşüncelerimi neden bu şekilde açabildin. Şimdi kızını bu halde görseydin, okuttuğuna bin pişman olurdun. Bu benim naçiz gönlüm öyle büyük duygulara nasıl katlansın. Yüreğim ne kadar da çarpıyor. Sanki göğsümün içinde kalbirn patlayacak. Başırn ne kadar çok ağrıyar. Sanki başım parçalanıp etrafa saçılacak! (Sonra elleriyle yüzünü kapatarak) Ah anneciğim!.. Anneciğim! Sürekli babamı düşünmek için açtığın, hazırladığın kalbimde şimdi başkaları yer etmiş durumda. Daima seni sevmek için içimi sevgiyle doldurduğun kalbime artık başkası hükmediyor; ona yön veremiyorum. Seni babam okutmuş...
Yazar Hakkında
|
Namık Kemal21 Aralık 1840`ta Tekirdağ`da doğdu, 2 Aralık 1888`de Sakız Adası`nda öldü. Asıl adı Mehmed Kemal. Namık adını ona şair Eşref Paşa verdi. Babası, II. Abdülhamid döneminde müneccimbaşılık yapmış olan Mustafa Asım Bey. Annesini küçük yaşında yitirince çocukluğunu dedesi Abdüllâtif Paşa`nın yanında, Rumeli ve Anadolu`nun çeşitli kentlerinde geçirdi. Bu yüzden özel öğrenim gördü. Arapça ve Farsça öğrendi. 18 yaşında İstanbul`a babasının yanına döndü. 1863`te Babıali Tercüme Odası`na kâtip olarak girdi. Dört yıl çalıştığı bu görev sırasında dönemin önemli düşünür ve sanatçılarıyla tanışma olanağı buldu. 1865`te kurulan ve daha sonra yeni Osmanlılar Cemiyeti adıyla ortaya çıkan İttifak-ı Hamiyet adlı gizli derneğe katıldı. Bir yandan da Tasvir-i Efkâr gazetesinde hükümeti eleştiren yazılar yazıyordu. Gazete, Yeni Osmanlılar Cemiyeti`nin görüşleri doğrultusunda yaptığı yayın nedeniyle 1867`de kapatıldı.
Namık Kemal, İstanbul`dan uzak olması için Erzurum`a vali muavini olarak atandı. Bu göreve gitmeyi erteledi ve Mustafa Fazıl Paşa`nın çağrısı üzerine Ziya Paşa`yla birlikte Paris`e kaçtı. Bir süre sonra Londra`ya geçerek Mustafa Fazıl Paşa`nın parasal desteğiyle Ali Suavi`nin Yeni Osmanlılar adına çıkardığı "Muhbir" gazetesinde yazmaya başladı. Ama Ali Suavi`yle anlaşamadı, Muhbir`den ayrıldı. 1868`de gene Fazıl Paşa`nın desteğiyle "Hürriyet" gazetesini çıkardı. Çeşitli anlaşmazlıklar yüzünden, Avrupa`da desteksiz kalınca, 1870`te zaptiye nazırı Hüsnü Paşa`nın çağrısıyla İstanbul`a döndü. Nuri, Reşat ve Ebüzziya Tevfik beylerle birlikte 1872`de "İbret" gazetesini kiraladı. Aynı yıl burada çıkan bir yazısı üzerine gazete 4 ay kapatıldı. İstanbul`dan uzaklaştırılmak için Gelibolu mutasarrıflığına atandı. Orada yazmaya başladığı "Vatan Yahut Silistre" oyunu, 1873`te Gedikpaşa Tiyatrosu`nda sahnelendi. Oyunu izleyenler galeyana gelip olay çıkardı. Namık Kemal birçok arkadaşıyla birlikte tutuklandı. Bu kez kalebentlikle Magosa`ya sürgüne gönderildi. 1876`da I. Meşrutiyet`in ilanından sonra İstanbul`a döndü. Şura-yı Devlet (Danıştay) üyesi oldu. Kanun-î Esasi`yi (Anayasa) hazırlayan kurulda görev aldı. 1877 Osmanlı-Rus Savaşı çıkınca Meclis-i Mebusan kapatıldı, Namık Kemal tutuklandı. Midilli Adası`na sürüldü. 1879`da Midilli mutasarrıfı oldu. Aynı görevle 1884`te Rodos, 1887`de Sakız Adası`na gönderildi. Ertesi yıl burada öldü ve Gelibolu`da Bolayır`da defnedildi. Şiirlerini küçük yaşlardan itibaren yazdı. Şinasi`yle tanışıncaya değin, şiirlerinde tasavvuf etkileri görülür. Bu dönemde özellikle Yenişehirli Avni, Leskofçalı Galib gibi şairlerden etkilendi. En önemli özelliklerinden biri, Türk şiirini Divan şiirinin etkisinden kurtarmaya çalışması. "Vatan Şairi" diye de isimlendirildi. Tiyatroya özel bir önem verdi, altı oyun yazdı. Bir yurtseverlik ve kahramanlık oyunu olan Vatan Yahut Silistre, Avrupa`da da ilgi uyandırdı ve beş dile çevrildi. İlk romanı "İntibah" 1876`da yayınladı. Ruhsal çözümlemelerinin, bir olayı toplumsal ve bireysel yönleriyle görmeye çalışmasının yanı sıra, dış dünya betimlemeleriyle de İntibah Türk romanında bir başlangıç sayılır. Romanı ve tiyatroyu toplumsal yaşama soktuğu gibi, edebiyat eleştirisini de Türkiye`ye ilk getiren kişilerden biri oldu. En önemli eleştiri eserleri Tahrib-i Harâbât ile Takip. Gazeteci olarak da Türk kültürü içinde önemli bir yeri var. Döneminin hemen hemen bütün yenilik yanlısı ve ilerici gazetelerinde yazıları yayınlandı. Siyasal ve toplumsal sorunlardan edebiyat, sanat, dil ve kültür konularına dek çok çeşitli alanlarda yazdığı makalelerin sayısı 500 kadar. |
1 |
Huzursuzluk Zülfü Livaneli İnkılap Kitabevi |
184.00 TL
138.00 TL
| 13030 adet Satıldı |
2 |
Uçurtma Avcısı Midi Boy Khaled Hosseini Everest Yayınları |
175.00 TL
136.00 TL
| 10453 adet Satıldı |
3 |
Altıncı Koğuş İş Bankası Kültür Yayınları |
50.00 TL
35.00 TL
| 10308 adet Satıldı |
4 |
Kürk Mantolu Madonna Sabahattin Ali Filozof Yayınları |
22.00 TL
9.90 TL
| 9367 adet Satıldı |
5 |
Karantina Beyza Alkoç İkinci Perde İndigo Kitap |
289.00 TL
173.40 TL
| 6036 adet Satıldı |
6 |
Devran Selahattin Demirtaş İletişim Yayınları |
145.00 TL
116.00 TL
| 5767 adet Satıldı |
7 |
Geçmişe Yolculuk İş Bankası Kültür Yayınları |
36.00 TL
25.00 TL
| 5517 adet Satıldı |
8 |
Sıfır Kilometre Beyza Alkoç İndigo Kitap |
289.00 TL
173.40 TL
| 5343 adet Satıldı |
9 |
Karantina Dördüncü Perde Beyza Alkoç İndigo Kitap |
289.00 TL
173.40 TL
| 5047 adet Satıldı |
10 |
Yeraltından Notlar Fyodor Dostoyevski Can Yayınları |
115.00 TL
80.50 TL
| 4869 adet Satıldı |