En geç 05 Şubat Çarşamba gününe kadar |
Toprak ilk Akdeniz halklarının kültürel temeliydi; toprağa bağlı ve yakın olduklarını kabul ediyor, doğayı çeşitli şekillerde işlenen kırsal dünya içerisinden kavrıyorlardı. Sahip oldukları bu doğa imgesi, ticaretten sosyal yaşama, dini ritüellerden tarım etkinliklerine kadar hayatın her alanına nüfuz etmişti. Binlerce yıl boyunca insanlık ile ona ev sahipliği yapan toprak arasında keskin bir ayrım yoktu. Doğayla büyük ölçüde uyumlu bir ilişkinin var olduğunu kabul eden yaygın bir uzlaşı vardı. Antik Akdeniz’de geleneksel tarım, doğal ekosistemlerin temel özelliklerine aykırı değildi. Zengindi, karmaşıktı, kendi kendini düzenliyordu ve esnekti.
Bu ilişki, doğanın, insanın müdahale etmediği yabani kırsal olarak algılanmaya başladığı 18. yüzyılın sonlarında sona erdi. Yüzyılın başlarında insan dünyası, tarımsal âlem ve işlenmemiş doğa alanı, iç sınırları olmayan kesintisiz tek bir sahaydı. Fakat yüzyılın sonuna gelindiğinde çağın önemli yazarları bu süreklilik içerisinde keskin bir bölünme yaratmış ve tarım dünyasını doğa dünyasından ayırmışlardı. Bu ani ve çarpıcı duyarlılık değişimi ekolojik anlayışı baş aşağı etti ve halen daha mücadele etmekte olduğumuz çok önemli sonuçlara sebep oldu.
James H. S. McGregor dünyanın bugün karşı karşıya olduğu çevre krizinin kökeninde Batı toplumunun “İlk Doğa” ilkesini, insan toplulukları ile doğa dünyası arasındaki uyumlu ilişkiyi terk etmesinin yattığını öne sürüyor. Bu temel eser bizlere yeni bir çevresel sorumluluk yaklaşımı sunmakla kalmıyor, doğadaki yerimize dair eski anlayışı yeniden edinmemiz gerektiğini söylüyor. Doğaya karşıt ve hasım konumumuzu terk etmeli, doğuştan ait olduğumuz biyolojik dünyada geçmişin kendini ispatlamış teknikleriyle yetiştiricilik yapan kimliğe dönmeliyiz. Kaybedilen şeyler çok, toprak ve çevre büyük zararlar gördü, geleneksel bilgi de taşıyıcılarıyla beraber öldü. Fakat halen daha kurtarılabilecek, üzerinde çalışılabilecek ve yeniden düşünülebilecek çok şey var.
1 |
Günümüz Türkçesiyle Nutuk Yapı Kredi Yayınları |
150.00 TL
105.00 TL
| 923 adet Satıldı |
2 |
Orhun Abideleri Muharrem Ergin Boğaziçi Yayınları |
200.00 TL
| 777 adet Satıldı |
3 |
Devlet-i Aliyye Halil İnalcık İş Bankası Kültür Yayınları |
375.00 TL
262.50 TL
| 765 adet Satıldı |
4 |
Yakın Tarihin Gerçekleri Kronik Kitap |
195.00 TL
136.50 TL
| 537 adet Satıldı |
5 |
İmparatorluktan Cumhuriyete Halil İnalcık Kronik Kitap |
195.00 TL
136.50 TL
| 537 adet Satıldı |
6 |
Timurlenk Kronik Kitap |
295.00 TL
206.50 TL
| 473 adet Satıldı |
7 |
Türklerin Altın Çağı Kronik Kitap |
195.00 TL
136.50 TL
| 446 adet Satıldı |
8 |
Mitoloji 101 Say Yayınları |
300.00 TL
234.00 TL
| 386 adet Satıldı |
9 |
Sultanı Cihan Abdülhamid Han Yavuz Bahadıroğlu Nesil Yayınları |
230.00 TL
150.00 TL
| 325 adet Satıldı |
10 |
Defterimden Portreler İlber Ortaylı Kronik Kitap |
195.00 TL
136.50 TL
| 306 adet Satıldı |