Yaklaşık 2 İş Günü |
Sinemaya yoğunlaştığı çalışmasının bu ikinci cildinde Gilles Deleuze, ilk ciltte (Sinema I: Hareket-İmge) Peirce’ten esinlenerek geliştirdiği sinemaya özel göstergeler tablosunu sinemada ortaya çıkan yeni kavramsal pratiklerin izini sürerek tamamlıyor. Bunun için, 2. Dünya Savaşı öncesi sinemayı karakterize eden eylem temelli sinemadan farklı, duyu-motor zincirinin koptuğu ve bu sayede zamanı dolaysız bir şekilde sunma kapasitesine kavuşan yeni bir imge türü ayırt ediyor. Deleuze’ün zaman-imge kavramıyla karşıladığı bu yeni sinemada temel soru “sonraki imgede ne göreceğiz?” olmaktan çıkıp “imgede görülecek olan nedir?” haline gelecektir.
“Pek çok kişi için, felsefe ‘yapılan’ bir şey değil, hazır bir gökyüzünde halihazırda yapılmış olarak bulunan bir şeydir. Ne var ki felsefi kuramın kendisi de, nesnesi kadar bir pratiktir. Nesnesinden daha soyut değildir. Bir kavramlar pratiğidir ve onu iç içe geçtiği diğer pratiklerin ışığında yargılamak gerekir. Bir sinema kuramı sinema ‘üzerine’ değil, sinemanın yol açtığı ve kendileri de başka pratiklere karşılık gelen başka kavramlarla ilişki içerisinde olan kavramlar üzerinedir ve bir nesnenin diğer nesnelere göre bir önceliği olmadığı gibi, genel olarak kavram pratiğinin de diğer pratiklere göre hiçbir önceliği yoktur. (...) Büyük sinema yönetmenleri büyük ressamlar veya büyük müzisyenler gibidir: kendi yaptıkları hakkında en iyi konuşacak olan onlardır. Fakat konuşurken başka bir şey haline gelirler; filozof veya kuramcı olurlar; kuramlarla işi olmayan Hawks için dahi, kuramları küçümser gibi yapan Godard için dahi bu geçerlidir. Sinemanın kavramları sinemada verili değildir. Yine de bunlar sinemanın kavramlarıdır, sinema üzerine kuramlar değil. Öyle olur ki, daima günün öyle bir saati gelir ki, gece yarısında veya gün ortasında artık ‘sinema nedir?’ diye değil, ‘felsefe nedir?’ diye sormak gerekir.”
Bir imge nasıl ayakta kalıyor, işte bütün mesele bu!
Yazar Hakkında
|
Gilles DeleuzeGilles Deleuze - Félix Guattari ikilisi, felsefe tarihinde eşine ender rastlanan bir işbirliği gerçekleştirmeden önce, bağımsız birer düşünce adamı olarak da modern zamanlara mühürlerini vurmuşlardı. Gilles Deleuze, Kant, Hume, Spinoza, Bergson ve Nietzsche üzerine yaptığı araştırmalarının ardından özgün çizgisini buldu. Bu çizgiyi Michel Foucault, "gün gelecek, XX. yüzyıl Deleuze`cü bir çağ olarak anılacak" sözleriyle tanımlamıştır. Deleuze, 1970`lerin ilk yarısında, farklı bir ilgi alanından ve kuşaktan gelen Félix Guattari ile karşılaşmıştır. Büyük işbirliğinin ilk ürünü Anti-Oedipe 1974`te yayımlandı ve inanılması güç bir etki yarattı. Bir yandan bağımsız çalışmalarını sürdüren Deleuze ve Guattari, bir yandan da ortak ürünler kaleme alıp Kapitalizm ve Şizofreni projesini genişleterek Kafka, Köksap, Bin Yayla gibi düşünce tarihi açısından büyük önem taşıyan son derece aykırı kitaplar yayımladılar. Guattari`nin erken ölümüyle yarıda kalan bu kolektif serüvenin son meyvesi olan Felsefe Nedir? 1991`de yayımlanmıştı (Türkçesi: YKY, 1993, Çeviren: Turhan Ilgaz)
|
1 |
Ermiş İndigo Kitap |
55.00 TL
35.75 TL
| 2017 adet Satıldı |
2 |
Kendime Düşünceler Marcus Aurelius Hasan Ali Yücel Klasikleri |
58.00 TL
41.00 TL
| 2004 adet Satıldı |
3 |
Komünist Manifesto Can Yayınları |
120.00 TL
84.00 TL
| 1312 adet Satıldı |
4 |
Göğü Delen Adam Ayrıntı Yayınları |
140.00 TL
105.00 TL
| 1285 adet Satıldı |
5 |
İdeal Devlet Hasan Ali Yücel Klasikleri |
86.00 TL
60.00 TL
| 1210 adet Satıldı |
6 |
Mutlu Yaşam Üzerine Yaşamın Kısalığı Üzerine Seneca İş Bankası Kültür Yayınları |
48.00 TL
34.00 TL
| 997 adet Satıldı |
7 |
Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir Epiktetos Destek Yayınları |
120.00 TL
84.00 TL
| 820 adet Satıldı |
8 |
Mutlu Olma Sanatı Arthur Schopenhauer Can Yayınları |
90.00 TL
63.00 TL
| 749 adet Satıldı |
9 |
Eğitim Felsefesi Say Yayınları |
250.00 TL
195.00 TL
| 688 adet Satıldı |
10 |
İyinin ve Kötünün Ötesinde Hasan Ali Yücel Klasikleri |
88.00 TL
62.00 TL
| 655 adet Satıldı |