Yaklaşık 2 İş Günü |
Maupassant, öykü türünde olaya dayalı "Maupassant tarzı" öykü denilen bir çığır açmıştır. Natüralizmden etkilenmiş, daha çok, öykü türünde başarılı yapıtlar ortaya koymuştur. Yapıtlarında biçim, gözlem, içerik ve derinlik büyük bir uyum ve doğallıkla yer alır. Üç taneydiler ve üçü de öldüler! Niçin? Neden? Ben ne yapmıştım? İçimde başkaldırı doğdu. Ama korkunç bir başkaldırı. Ve sonra birdenbire gözlerimi, tıpkı bir uykudan uyanır gibi açtım. Ve anladım ki Tanrı, bir suçludur. Çocuklarımı neden öldürmüştü? Gözlerimi açtım ve onun öldürmeyi sevdiğini gördüm. O, bundan başka bir şey sevmez bayım. O, yalnızca yok etmek için yaşatır! Tanrı dediğin, bir kıyımcıdır bayım. Ona her gün ölü gerekir. Hem eğlencesini artırsın diye ölümü her kılığa sokmuştur. Aheste aheste, aylar ve yıllarca eğlenmek için küçük hastalıklarla kazaları yaratmıştır. Canı sıkıldığı zamanlar için salgınları, vebası, kolerası, boğaz yangıları, çiçeği ve benzerleri vardır. Bu canavarın bütün düşündüklerini hiç sayabilir miyim? Fakat bütün bu hastalıklar ona yine az geliyor. Çünkü vakit vakit kendisini savaşlarla oyalamaktadır. Hep iki yüz bin askeri yerde, kan ve çamurda çiğnenmiş, deşilmiş, kolları ve bacakları kopmuş, bir yola yumurta gibi düşen güllelerle kafaları kırılmış görmek için. Birbirlerini yiyen insanlar da yarattı. Ve sonra insanlar kendisine üstün olmaya başlayınca avlasınlar, boğazlasınlar ve yesinler diye hayvanları var etti. Bu da yetmedi. Bir tek gün yaşayan minicik yaratıklar, bir saat içinde binlercesi ölen sinekler, ezilen karıncalar ve daha düşünemeyeceğimiz neler, neler, ne akla gelmez şeyler ortaya çıkardı. Bütün bunlar birbirlerini vuruyor, birbirlerini avlıyor, birbirlerini kemiriyor ve boyuna ölüyordu. Tanrı da bakıyor ve eğleniyordu. Çünkü o her şeyi, en büyükleri olduğu gibi en küçükleri de, su damlalarındakiler kadar yıldızlardakileri de görür. İşte o, bunları seyrediyor ve keyifleniyordu.
Yazar Hakkında
![]() |
Guy de MaupassantNaturalizm edebiyat akımına bağlı Fransız hikâye ve roman yazarıdır. hikâye alanında Fransa`nın en büyüklerindendir. Parisli bir borsa oyuncusunun oğlu olarak 5 ağustos 1850`de Dieppe şehri yakınlarındaki Miromesnil şatosunda doğdu. Guy de Maupassant, burada Normandiya bölgesini ve köylülerinin yaşamını yakından tanımak fırsatını buldu. İlk eğitimini Kilise`den aldı. 13 yaşında İlahiyat okuluna gönderildi ve oradaki kurallara uyum sağlayamadı. Bu okuldan kendisini kondurduktan sonra öğrenimini Rouen lisesinde bitirdi.
1869`da Paris`te hukuk okumaya başladı. Fransa ile Almanya arasında savaş çıkması üzerine öğrenimine ara verdi. Gönüllü olarak savaşa katıldı. 1870`de seyyar jandarma birliğinde asker oldu. Maupassant, o dönemde tanığı olduğu olayları, yaşadıklarını, gözlemlediklerini daha sonra kaleme aldığı birçok hikâyesinde anlattı. 1871`de terhis olduktan sonra Paris`te hukuk öğrenimini sürdürdü.Babasını yardımıyla Donanma Bakanlığı`nda bir iş buldu. Atlet yapılıydı, iyi yüzer ve kürek çekerdi; yalnız aklı denizcilikte değildi; yazar olmak istiyordu. 1879`da da Eğitim Bakanlığı`na geçti. Canlı ve taşkın bir kişiliği olan Maupassant, hayatın zevklerine ve çalışmaya aynı coşkuyla sarılmıştı. Şair Louis Bouilhet, onun ilk şiir denemelerini teşvik etti. Yaşamını kazanmak için çalışmaya başladığı Bakanlıklarda bürokrasi dünyasını tanıdı. Böylece bürokratların bulunduğu ortamı gözlemlemek fırsatını buldu. Maupassant`ın yazarlık hayatı, 1871`den sonra başladı. Şiirler yazdı (Le Mur, Au Bord de l`Eau). 1871 ile 1880 arasında, özellikle, annesinin çocukluk arkadaşı romancı Gustave Flaubert`in etkisinde kaldı. Flaubert, Maupassant`ı iyi bir yazar olarak yetiştirmek için çok çalıştı. Ona gerçeği değişik bir bakışla gözlemlemeyi, yalnız gördüklerini ve duyduklarını yazmayı öğretti. İlk yazdıklarını okuyup düzeltti. Flaubert, onu Emile Zola, Ivan Turgenyev, Edmond de Goncurt ve Henry James gibi ünlü yazarlarla tanıştırdı. Flaubert`in 1880`de beklenmedik ölümü, Maupassant`ı çok derinden etkiledi. 1880`de, Flaubert`in ölümünden bir ay önce, aralarında Emile Zola`nın da bulunduğu natüralist (doğalcı) bazı yazarların hikâyelerinin toplandığı "Les Soirées de Médan" (Médan Akşamları) adlı kitapta Maupassant`ın da bir hikâyesi yer aldı (Boule de Suif - Kartopu - İs Yumağı). Bu hikâye, Maupassant`a ilk büyük başarısını getirdi ve onun hikâye yazarlığına olan eğilimini ortaya çıkardı. Maupassant, 1880`den 1891`e kadar, 18 kitapta toplanan yaklaşık 300 hikâye ile 6 roman yayımladı. Maupassant, en güzel hikâyelerini, 1881 ile 1886 arasında yazdı. Elde ettiği başarılar, ona yüksek sosyetenin kapılarını açtı. Son romanlarında, yüksek sosyeteye ilişkin yaşantılarını anlattı. Bu romanlar, doğrudan doğruya, Maupassant`ın karşı cinsle olan ilişkilerinin verdiği sıkıntılardan esinlendi. hikâye kitaplarından elde ettiği gelirle "Bel Ami" adlı bir yata sahip oldu. Maupassant, bu yatla Akdeniz`de geziler yaptı ve yolculuk izlenimlerini 1884`te yayımlanan "Au Soleil" (Güneşte), "Sur l`Eau" (Denizde - 1888) ve "La Vie Errante" (Serseri Hayat - 1890) adlı hikâyelerinde anlattı. Maupassant, genç yaşında baş ağrılarından şikayet etmeye başladı. Hastalığı, 1884`ten itibaren, zihin yorgunluğunun ve gördüğü hallüsinasyonların etkisiyle gittikçe artıyordu. Sağlık durumu günden güne bozuluyordu. Ne olduğunu bilmediği ve kendisine düşman bellediği bir varlığı hep yanı başında hissediyor ve ölüm düşüncesi sürekli olarak aklını kurcalayıp duruyordu. Guy de Maupassant, 1887 yılında yayımlanan "Le Horla" adlı hikâyesinde, delilik belirtilerinin nasıl başladığını ve insan üzerinde ne gibi değişiklikler meydana getirdiğini anlattı. Bu kitap yayımlandıktan sonra, iyileşmek ümidiyle, uzunca bir deniz yolculuğuna çıktı. Yolculuktan döndükten sonra "Pierre et Jean" adlı romanını tamamladı. Daha sonra "Notre Coeur" adlı romanı kaleme aldı. 1890`da yayımlanan "La Vie Errante" adındaki yapıtından sonra da pek bir şey yazamadı. Sağlık durumu da adamakıllı bozulmuştu. Fazla ilâç almak yüzünden o iriyarı bedeni ve zihni yıpranmıştı. 1892`nin Ocak ayında kendini öldürmeye kalkıştı. Ağır hasta olarak Paris`e getirildi ve bir sağlık yurduna yatırıldı. Maupassant, 1893 yılında iyileşemeden öldü. Paris`teki Montparnasse mezarlığına gömüldü. |
1 |
![]() |
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat Stefan Zweig İş Bankası Kültür Yayınları |
36.00 TL
21.60 TL
| 10076 adet Satıldı |
2 |
![]() |
Korku Stefan Zweig İş Bankası Kültür Yayınları |
46.00 TL
27.60 TL
| 9492 adet Satıldı |
3 |
![]() |
İçimdeki Müzik Sharon M. Draper Genç Timaş Yayınları |
210.00 TL
157.50 TL
| 6922 adet Satıldı |
4 |
![]() |
Martin Eden Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları |
138.00 TL
82.80 TL
| 6893 adet Satıldı |
5 |
![]() |
Lyon`da Düğün Stefan Zweig İş Bankası Kültür Yayınları |
42.00 TL
25.20 TL
| 4762 adet Satıldı |
6 |
![]() |
Fedailerin Kalesi Alamut Koridor Yayıncılık |
275.00 TL
192.50 TL
| 3576 adet Satıldı |
7 |
![]() |
Genç Bir Doktorun Anıları İş Bankası Kültür Yayınları |
58.00 TL
34.80 TL
| 3277 adet Satıldı |
8 |
![]() |
Ermiş İş Bankası Kültür Yayınları |
36.00 TL
21.60 TL
| 3232 adet Satıldı |
9 |
![]() |
Olasılıksız April Yayıncılık |
390.00 TL
292.00 TL
| 3206 adet Satıldı |
10 |
![]() |
Kızıl Stefan Zweing İş Bankası Kültür Yayınları |
38.00 TL
22.80 TL
| 3034 adet Satıldı |