KitapSeç | 9,9 |
Yaklaşık 2 İş Günü |
|
|||||
Satıcı: KitapSeç Satıcı Ünvanı: ADRES7 Elektronik Ticaret ve Bilişim Hizmetleri Anonim Şirketi İletişim: Satıcıların iletişim e-posta adresi kitapsec tarafından kayıt altındadır. |
Hüseyin Rahmi`yi mahkeme salonlarına taşıyan Ben Deli Miyim?, her ne kadar &`;ahlaksızlıkla” suçlanmışsa da yargılamanın asıl sebebi özellikle girişteki siyasal eleştirilerdir. Toplumsal normları zorladıkları için &`;deli” olarak görülen iki gencin; Şadan ve Kalender Nuri`nin maceralarını anlatan bu roman toplumu, genel ahlak masallarını masaya yatırıyor. Polisiye bir finalle tamamlanıyor.
Hüseyin Rahmi Gürpınar (1864 - 1944) cumhuriyet dönemi popüler yazarları içinde kendine has bir yerde duruyor. Türkçesinin ulusal miras kabul edilecek düzeydeki güzelliği ve romanlarındaki toplumsal zenginlik bugün bile değerini kaybetmiş değil. Aksine 20. yüzyılın ilk yarısındaki İstanbul hakkında adeta bir sinema filmi veya bir belgesel gibi bugünlere bilgi taşıyor. Meşrutiyet ve mütareke yıllarını, cumhuriyet dönemini ve dünya savaşlarını yaşamış bir Hüseyin Rahmi var karşımızda. Bu zengin biyografiyi çok katmanlı İstanbul antropolojisi ile buluşturan romanlar yazıldığı veya bahsettiği dönemi okura capcanlı bir şekilde yaşatıyor.
Gerçek bir romancı duyarlılığı, noksansız bir okur saadeti. Hüseyin Rahmi Gürpınar metinlerinin hülasası da bu olsa gerek.
Papersense Yayınları, bu büyük yazarın romanlarını ve çevirilerini orijinal metinlerine sadık kalarak, sadeleştirmeden yayınlıyor.
Yazar Hakkında
|
Hüseyin Rahmi Gürpınar19 Ağustos 1864`te İstanbul`da doğdu. 8 Mart 1944`te Heybeliada`da yaşamını yitirdi. Heybeliada`daki Abbas Paşa Mezarlığı`na defnedildi. Roman ve öykü yazarı.
Eserlerinde 19 ve 20`nci Yüzyıl başındaki İstanbul yaşamını gerçekçi bir biçimde yansıttı. Hünkar yaveri Mehmet Sait Paşa`nın oğlu. 3 yaşında iken annesinin ölümü üzerine Girit`te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula burada başladı. Babası tekrar evlenince 6 yaşında İstanbul`a anneannesinin Aksaray`daki Konağı`na döndü. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve İdadide öğrenim gördü. 1878`de Mekteb-i Mülkiye`ye girdi. 1880`de hastalık nedeniyle ikinci sınıfta iken okulu bıraktı. Kısa bir süre Adliye Nezareti Ceza Kalemi`nde memur, Ticaret Mahkemesi`nde Azâ Mülazımı olarak çalıştı. 1887`de Ahmed Mithad Efendi`nin Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başladı. Batı uygarlığının yaşantısını taklit ederken gülünç duruma düşen insanları anlattığı ilk romanı "Şık" aynı yıl bu gazetede tefrika şeklinde yayınlandı. Paul Bourget, Paul de Kock, Alfred de Musset gibi Fransız yazarlardan çeviriler yaptı. 1894`te İkdam gazetesine geçti. Kendisine büyük ün sağlayan ilk eseri "Mürebbiye" ile "Metres", "Tesadüf" ve "Nimetşinas" bu gazetede tefrik edildi. Sansürün "Alafranga" (1911`de "Şıpsevdi" adıyla basıldı) romanını yasaklaması üzerine yazarlığı bıraktı. 1908`e kadar suskun kaldı. İkinci Meşrutiyet döneminde Ahmet Rasim ile birlikte 37 sayı süren "Boşboğaz ile Güllâbi" adlı mizah dergisini çıkardı. Sabah ve Vakit gazetelerinde çalıştı. 1912`de Heybeliada`ya taşındı. Kütahya milletvekili olduğu 1936-1943 dışında tüm yaşamını Heybeliada`da geçirdi. 1924`te Son Posta gazetesinde tefrik edilen "Ben Deli miyim" romanı ahlaka aykırı bulunarak yargılandı, beraat etti. Anneannesinin yalısında dadılar arasında geçirdiği çocukluk ve gençlik yılları, İstanbul yaşamı ve insanlarını tüm detaylarıyla öğrenmesini sağladı. Ev kadınlarının çeşitli konulardaki düşüncelerini öğrendi. Batılı yazarların yanısıra Türk halk edebiyatından da yararlandı. Romanı ahlakın aynası olarak gördü. Geniş bir okur kitlesine ulaşabilmek için yalın bir dil kullandı. Çok okunan bir yazar olmasını da bu yalınlığına bağladı. Eserlerinde toplumsal ve ekonomik eşitsizlikleri, kadın-erkek ilişkilerini, din sorunlarını konu aldı. Zeki ve kurnazların, saf ve cahilleri kandırarak işlerini yürüttükleri çarpık bir düzenden kurtulmak için akılcı düşüncenin gelişmesi gerektiğini savundu. Dar sokakları, ahşap evleri, konakları, yalıları ve çarşılarıyla hep İstanbul`u işledi. Romanlarında döneminin İstanbul`un her kesiminden, sınıfıntan insana yer verdi. Külhanbeyler, züppeler, fahişeler, hanımefendiler, mahalle kadınları, paşalar, memurlar, beslemeler, imamlar, esnaf. Çevre betimlemeleri üzerinde durmaktansa karakterlerini güçlendirmeyi tercih etti. Bu karakterleri yerel şivelerle konuşturmakta ustalaştı. Emile Zola`nın deneysel roman yöntemini benimsedi ve uyguladı. Ömrünün son otuz yılını Heybeliada`daki köşkünde yazarak geçirdi. En çok ürün veren, en çok okunan ve sevilen yazarlardan biri oldu. |
1 |
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Peyami Safa Ötüken Yayınları |
100.00 TL
75.00 TL
| 15226 adet Satıldı |
2 |
Değirmen Sabahattin Ali Yapı Kredi Yayınları |
45.00 TL
31.50 TL
| 10525 adet Satıldı |
3 |
Kırmızı Saçlı Kadın Orhan Pamuk Yapı Kredi Yayınları |
160.00 TL
112.00 TL
| 10053 adet Satıldı |
4 |
Aşkımız Eski Bir Roman Ahmet Ümit Yapı Kredi Yayınları |
250.00 TL
175.00 TL
| 6291 adet Satıldı |
5 |
Son Kuşlar Bütün Eserleri 1 Sait Faik Abasıyanık İş Bankası Kültür Yayınları |
84.00 TL
58.90 TL
| 4442 adet Satıldı |
6 |
İntibah Günümüz Türkçesiyle Namık Kemal İş Bankası Kültür Yayınları |
62.00 TL
43.00 TL
| 4339 adet Satıldı |
7 |
Saatleri Ayarlama Enstitüsü Dergah Yayınları |
320.00 TL
240.00 TL
| 4260 adet Satıldı |
8 |
Kardeşimin Hikayesi Zülfü Livaneli İnkılap Kitabevi |
225.00 TL
168.75 TL
| 4197 adet Satıldı |
9 |
Mai ve Siyah Günümüz Türkçesiyle Halit Ziya Uşaklıgil İş Bankası Kültür Yayınları |
72.00 TL
50.50 TL
| 4094 adet Satıldı |
10 |
Küçük Şeyler Samipaşazade Sezai İş Bankası Kültür Yayınları |
44.00 TL
30.80 TL
| 3590 adet Satıldı |