Ara
24 Saatte Kargoda
Siparişleriniz aşağıda belirtilen şartlar dâhilinde, 24 saat içinde ilgili kargo firmasına teslim edilmektedir.
Hafta içi saat 17.00'ye kadar verilen siparişlerde geçerlidir. Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde alınan siparişlerde geçerli değildir. Saat 17.00'den sonra verilen; ödemesi veya onayı 17.00'den sonra yapılan siparişler ertesi gün işleme alınır. Sepetteki tüm ürünlerin "24 Saatte Kargoda" taahhütüne sahip olması gerekmektedir.

Stoklu ürünlerde, sonradan tespit edilecek ürün kusurları sebebiyle gecikme yaşanabilir.
İade veya iptal gibi işlemler sebebiyle düzenlenen siparişlerde geçerli değildir.
24 saat içinde kargo firmasına verilen siparişlerin adrese teslim süresi, kargo firmasına ve teslimat adresine göre değişebilmektedir.
Mücbir sebep halleri saklıdır. KitapSeç bu taahhütte değişiklik yapma hakkını saklı tutar.
Satıcı Puanı: 9,9
Kitapsec.com müşterileri tarafından verilen zamanında gönderim, paketleme ve genel alışveriş deneyimi puanlarına göre satıcı puanı hesaplanmaktadır. Değerlendirmeler son 6 ay içerisinde yapılan değerlendirme sayısını vermektedir.

Tarihi Çevre Algısı Cevat Erder Yapı Endüstri Merkezi Yayınları

SÜPER FİYAT
390.00 TL
Mağaza : KitapSeç
9,9
Yayınevi / Marka : YEM Yayın
Yazar : Cevat Erder
ISBN : 9786058136601
Kazanacağınız Puan : 390 Puan
Sayfa Sayısı : 328
Kitap Ebatı : 16x23
Toplam Satılan : 1 Adet
Bugün Ziyaret : 3 kişi bu ürüne baktı
Kargo İndirimi : 690 TL üzeri Kargo BEDAVA
Tedarik Süresi : En geç 28 Haziran Cuma gününe kadar
Bu ürün size KitapSeç tarafından gönderilecektir

Tarihi Çevre Algısı Cevat Erder Yapı Endüstri Merkezi Yayınları

Mimarlık, iç mimarlık, şehircilik, kentleşme, peyzaj tasarımı, arkeoloji, kültür, sanat vb. konu başlıklarında kitaplar yayımlayan YEM Yayın’ın, Tarihi Çevre Algısı adlı yeni kitabı çıktı.

Kültürel varlıklara değer verme ve onları koruma eğiliminin, bu amaçla yapılan uygulamaların çok kişinin sandığı gibi çağımıza özgü yeni bir davranış, yeni bir akım olmadığını, insanlık tarihinde hayli açık seçik bir yeri olduğunu biliyoruz. Bu olgu, Prof.Dr. Cevat Erder’in Tarihi Çevre Kaygısı ve onun devamı niteliği taşıyan Tarihi Çevre Bilinci adlı kitaplarında ve ardından da UNESCO tarafından tek bir kitap halinde “güncellenmiş özet gibi” yayınlanmış Our Architectural Heritage: From Consciousness to Conservation adlı kitabında açıkça vurgulanmıştır.

Tarihi Çevre Algısı, Cevat Erder’in işte bu son kitabının yeniden ele alınarak güncellenmiş ilk Türkçe baskısı olma niteliği taşıyor. Erder, toplumların kültürel değerlerinin çeşitlilik gösterdiği yerlerde, kültürel varlıkların korunmasıyla ilgili kararlarında ve uygulamalarında farklılıklar olmasının doğal karşılanması; farklı toplumlardaki örnekler ve benzetmeler üzerinden yapılan tartışmalarda zamanın ve mekânın mutlaka dikkate alınması gerektiğini ileri sürüyor: “Son yıllarda ‘koruma bilimi’ olarak da adlandırılan bu alanda, farklı kültürel ortamlarda izlenebilen, değişik gibi görülebilen kimi uygulamaları, geçerlilikleri genelde kabul edilmiş uluslararası ilkelere sadık kalmadıkları, uyum sağlamadıkları gibi nedenlerle eleştirmeden önce, o ülkenin kültür bütünü içindeki bu uygulamalara etken olan nedenlerin, uygulama yapılan zaman ve ortamın araştırılması gerekir. Bu amaçla yapılacak araştırmaların bizleri bugün içinde bulunduğumuz kaostan çıkararak daha yararlı, hiç olmazsa daha doğru bir ortama sokacağına inanıyorum. Kitapta örnek gösterilen İtalya, Fransa, İngiltere vb. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, Türkiye’nin de koruma konusunda gösterebileceği pek çok örnekle bu ülkeler arasında yer alabilecek düzeye kolayca ulaşabilecek niteliklere sahip olduğu kanısındayım.”

Korumada ele alınan varlıkların kültürel değerleri kadar korumayla ilgili ortam ve koruma kavramının zaman içindeki değişkenliğini de değerlendirmek gerekir. Burada neyin, nerenin, nereye kadarın değişkenliğinin sorgulanmasını da vurgulamak gerekir: Bunda ısrarımızın nedeni de uzun zamandır ülkemizde konunun sadece teknik bir uğraşı olduğu kanısının egemenliğinin aşılamamış olmasıdır. Koruma, salt bir “tamir” olayı olmayıp bilim ve kültürün birçok girdisini içeren bir süreçtir. Uygulamanın değerlendirilişi, bu süreç içinde yerini almalıdır.

Ülkemizde yaklaşık 50 yıldan beri kültürel varlıkların korunması konuları, ayrı bir uzmanlık dalı olarak birçok üniversitemizin eğitim programında yerini almıştır. Bu programlara baktığımızda konunun disiplinlerarası niteliğinin kabul edildiği, başlangıçta düşünüldüğünden daha zengin olduğu, daha önceleri öngörülemeyen birçok bilim dalını da kapsadığı izlenmektedir. Bugün mimarlar, şehir plancıları, tarihçiler, sanat tarihçileri, arkeologlar, mühendisler, doğa bilimcileri, sosyologlar, iktisatçılar gibi sair bilim insanlarının kültürel varlıkların sahibi olan kişilerle ve toplumlarla, giderek de koruma uzmanlarıyla diyaloglarının kaçınılmaz olduğu daha net olarak görülmektedir.

Bugünlerde bir onarım şantiyesi görüntüsünde olan ülkemizde, 50’ye yakın yıldır uzmanlar yetiştiren üniversitelerimizin sağladığı birikim ve ürünlerden, uygulama yapan kuruluşların deneyimlerinden, diğer birçok ülkede yapılanlar gibi bir değerlendirme yapılması zamanı geldiği açıktır. Bu değerlendirmeye yurttaşlarımızın kültürel varlıklara olan yaklaşım ve anlayışlarını saptayan bilimsel bir araştırmanın sonuçlarını da katan verilerle ülkemiz kültürüne uygun onarım ilkeler dizininin hazırlanması hiç de olanaksız görünmüyor.”

Kategoriye Ait En Çok Satan Ürünler
Kategoriler